Mekânın muhteşem bir manzarası var. O manzarayı arabesk bir mimari ve pop-art ile harmanlamışlar. Arap ürünleriyle doldurulmuş bir bakkal içine kurulmuş sahne, kurulup yemek öncesinde ya da sonrasında nargile fokurtabileceğiniz lounge bölümünde ise pop-art’a sevdalı, peçeli Marilyn Monroe, Sophia Loren portreleriyle konsepti iyice sindiriyorsunuz. Beyrut’un ünlü graffitticisi Yahya Muhakkin’in de bizzat gelip renklendirdiği duvarlar var.
Servis de bu tarzda. Hem yerel hem de özgün. Darbukalar buz kovası, eski bir ud ise shot servisi olarak kullanılıyor. Orient Express adını verdikleri karpuzlu, salatalıklı mojito çay bardakları ve bir demlikle kokteyl, işlemeli yastık görünümlü tepsilerde ise yemekler servis ediliyor masalara. Menüsünde de bildiğiniz tatlara çok yakın, reçetesi ve malzemesi farklı lezzetler var. Ilk olarak 10 çeşit meze geliyor masanıza. Nar ekşili kuskuslu yazlık tabule, ezilmiş salatalık domatesli labne, rezeneli sarımsaklı patates salatası, nar ekşili babagannoush, peynir dolgulu, közlenmiş biber dolması, domatesli ve fesleğenli yazlık humus, zeytinyağlı, nohutlu ıspanak, musakka ve nohut mantısı. Nar ekşili kuskuslu yazlık tabule ile nohut mantısı favorilerimiz. Ara sıcaklara geçmeden geleneksel sunumuyla tepside çiğ köfte servisi için geleneksel kostümlü iki Lübnanlı geliyor masanıza. Bir yaprak yeşillik içinde çiğ köfte ve limonu tabaklara servis ediyorlar. Ara sıcaklarda ise peynir ve safranlı ızgara börek, yoğurtlu, kıymalı patlıcan, falafel ve çömlekte yeşil biberli enfes bir sucuk var. Vişneli kıbbe ise ara sıcakların en gözde spesiyali. Her gittiğinizde bulamıyorsunuz. Müdavim olanlara özel bir lezzet kısacası. Ana yemekte ise Fas usulü tandoori tavuk, kuskuslu, zeytinyağlı sebzeler ve bonfile, tavuk, kebap ve sucuk şişler var. Tam ağızlara layık bir menü.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder